Avrupa’nın en hızlı büyüyen ekonomisi Türkiye, uluslararası
yatırımcılar için cazibe merkezi olmaya devam ediyor. 2002 yılına kadar
toplamda 15 milyar dolarlık yabancı yatırımın geldiği Türkiye, son 10 yılda bu
meblağın 9 katı yatırım aldı.
Yalnızca 2005-2014 yıllarını arasında ülkeye giren yabancı
yatırım miktarı 144 milyar dolar oldu. Yatırımcı için elverişli bir ortam
sağlamak amacıyla önemli adımlar atan Türkiye’de, şirket kurma süresi 38 günden
6 güne düştü. Ulusal ve küresel yatırımcılara eşit muamelenin kanunla garanti
altına alındığı ülkemizde faaliyet gösteren uluslararası şirketlerin sayısı
bugün 39 bini aştı. Türkiye ayrıca, çok sayıda çok uluslu şirketin bölgesel
merkezi haline geldi.
Dünyanın 17’nci Avrupa’nın 6’ncı büyük ekonomisi konumundaki
Türkiye, özel sektörün girişimci ruhu, güçlü iç piyasa, Avrupa Birliği (AB)
ülkeleri içerisindeki en büyük genç nüfusu, kazançlı ihracat fırsatları,
küresel üretim merkezi olma hedefi ile çok uluslu şirketler için cazibe merkezi
konumunda. Son 10 yılda ticarete ilişkin düzenlemelerde kaydettiği reformlar ve
liberal kanunlarla, Doğrudan Yabancı Yatırımlarda (DYY) önemli bir patlama
kaydetti. Cumhuriyetin kuruluşundan 2002 yılına kadar süren 80 yıllık dönemde
15 milyar dolarlık DYY sağlayan Türkiye, son 10 yıllık süreçte bu miktarı 9’a
katlayarak 144 milyar dolarlık DYY akışı sağladı.
Dünyanın en liberal 5’inci ülkesi
2009 yılı küresel mali krizin ardından en hızlı toparlanan
ekonomi olan Türkiye, ekonomide yapısal reformlara hız verdi. OECD ülkeleri
arasında en hızlı büyüyen ekonomiye sahip ülke unvanını taşıyan Türkiye, kamu
sektörü, finans sektörü, sosyal güvenlik ve vergi reformlarıyla çok uluslu
yatırımcılar için güvenli bir yatırım limanı haline geldi. Ekonomide özel
sektörün rolünün artırılması için kilit pazarların rekabete açılması ve
bağımsız ajanslar tarafından düzenlenmesi, özelleştirmenin hızlandırılması ve
yeni AR&GE ve inovasyon destek kanunlarıyla yatırım ortamının
iyileştirilmesi sağlandı. 2012’te yürürlüğe giren yeni Ticaret Kanunu ile
şeffaflaşma, sorumluluk, yatırım ve ticaret ortamının iyileştirilmesi ve yasal
prosedürlerin elektronik ortamda yapılması imkânlarının çeşitlendirilmesi sayesinde
uluslararası yatırımcıların Türkiye’ye olan ilgisi giderek artıyor.
World Trade Indicators’ın 2010 verilerine göre, Türkiye
dünyanın en liberal ticaret politikalarına sahip 5’inci ülkesi. AB ile Gümrük
Birliği Anlaşması bulunan Türkiye, 21 ülke ile de Serbest Ticaret Anlaşması
imzaladı. Bu ülkeler, Arnavutluk, Bosna Hersek, Mısır, Gürcistan, İzlanda,
İsrail, Lichtenstein, Makedonya, Fas, Norveç, Filistin, İsviçre, Tunus,
Karadağ, Sırbistan, Şili, Lübnan (onay aşamasında), Mauritus Moritanya, Kuzey
Kore, Kosova (onay aşamasında).
Ulusal ve küresel yatırımcılara eşit muamele kanunla garanti
altına alındığı Türkiye’de bugün bir şirket 6 günde kurulabiliyor. 2003 yılında
ise bir şirket ancak 38 günde kurulabiliyordu. OECD ülkelerinde bir şirketin
kurulma süreci ortalaması ise 12 gün.
Farklı pazarlara kolay erişim
Eğitimli genç nüfusun yanı sıra 33,7 milyon internet
kullanıcısı, 69 milyon GSM, 57 milyon kredi kartının kullanıldığı dinamik bir
ekonomiye sahip olan Türkiye, dünyanın 8’inci, AB’in 2’nci büyük çelik
üreticisi konumunda. Dünyanın 16’ncı büyük otomobil üreticisi olarak, üretim
sektöründe küresel düzeydeki etkinliğini artıran Türkiye, doğal güzellikleri ve
kaliteli hizmet sektörüyle de ön plana çıkıyor. Dünyanın en çok ziyaret edilen
6’ncı turizm ülkesi olan Türkiye’de dünyanın en iyi 100 otelinden 22’si
bulunuyor. Kıtalar arasındaki stratejik konumu ile de dünya ekonomisine yön
verebilecek aktörlerden biri olma hedefindeki Türkiye, küresel enerji geçiş
noktaları ile farklı pazarlara kolay erişim imkânıyla uluslararası yatırımcıların
dikkatini çekiyor.
Uluslararası şirketlerin sayısı 40 bini aştı
Uluslararası sermayeli şirketler, Türkiye’deki yatırımlarını
gün geçtikçe artırıyor. Türkiye’nin dört bir yanında faaliyet gösteren
uluslararası şirketlerin sayısı bugün 41 bin 397’ye ulaştı. Bu sayı 2002’de 5,6
bin seviyesindeydi. Son 10 yılda Türk ekonomisine artan güvene paralel olarak
Türkiye’de yerleşik uluslararası sermayeli şirket sayısı 7 katına çıktı.
Türkiye pazarına büyük sermayelerle giriş yapan uluslararası
şirketlerin menşeine bakıldığında ise 6 bin 15 şirketle en çok yatırımın
Almanya merkezli şirketlerden kaynaklandığı ortaya çıkıyor. Türkiye’de en çok
yatırım yapan şirketlerin bulundukları ülke sıralamasında Almanya’yı, 3 binin
üzerinde şirketi bulunan İran ile 2 bin 760 şirketle İngiltere izliyor.
Türkiye’deki uluslararası sermayeli
şirketlerin ülkelere göre dağılımı (İlk 10)
|
|
Ülke Şirket
Sayısı
|
|
1. Almanya
|
6015
|
2. İran
|
3570
|
3. İngiltere
|
2760
|
4. Hollanda
|
2433
|
5. Suriye
|
2106
|
6. Rusya Federasyonu
|
1811
|
7. Azerbaycan
|
1577
|
8.ABD
|
1502
|
9. Irak
|
1392
|
10. Fransa
|
1277
|
TOPLAM
|
41397
|
Öte yandan başta Coca Cola, GE Healthcare, Microsoft, Intel
ve Unilever olmak üzere çok sayıdaki dev şirket Türkiye ofislerini bölgesel
merkez yaptı. Sadece Coca Cola, Türkiye üzerinden 94 ülkedeki yatırımlarını
yönetiyor.
Türkiye’de bölgesel merkezleri bulunan çok uluslu şirketler:
Çok uluslu şirket
|
Türkiye’den yönetilen ülke sayısı
|
Coca Cola
|
94
|
GE Healthcare
|
80
|
Microsoft
|
80
|
Intel
|
67
|
Unilever
|
36
|
Verifone
|
30
|
GlaxoSmithKline
|
30
|
BSH
|
30
|
Schneider Electric
|
27
|
Alstom
|
26
|
Ericsson
|
22
|
Cargill
|
20
|
Pfizer
|
20
|
Volvo
|
18
|
BASF
|
18
|
PepsiCo
|
14
|
Uluslararası sermayeli dev şirketlerin yatırım merkezi
olarak Türkiye’yi tercih etmelerinin sebepleri incelendiğinde ise, Türk
ekonomisine yönelik artan güven ilk sırada yer alıyor. 2012 yılı Doğrudan
Yabancı Yatırım Güven Endeksinde Türkiye, dünya sıralamasında 13’üncü oldu.
Sadece 2 yıl önce 2010 yılı Endeksinde ise Türkiye 23’üncü sırada yer alıyordu.
Türk ekonomisine güveni artıran en önemli unsur ise dinamik, istikrarlı ve
cazip ekonomik iklimin yanı sıra, ekonomik büyümenin beraberinde getirdiği
Gayrisafi Yurtiçi Hasıladaki (GSYİH) istikrarlı artış. Türkiye’de 2002-2013
yılları arasında yıllık ortalama reel GSYİH’de yüzde 4,9’luk bir artış
kaydedildi.
Yeni bir orta sınıf doğdu
2002’de 3 bin 492 dolar seviyesinde olan kişi başına düşen
GSYİH 2012’de 10 bin 504 dolara çıkmasıyla Türkiye’de alım gücü yüksek yeni bir
orta sınıf ortaya çıktı. Böylece, kişi başına düşen özel tüketim, motorlu araç
sayısı ve havayolu yolcu sayısı gibi göstergelerde önemli bir artış kaydedildi.
Ekonomideki istikrar ve yüksek performans ile vasıflı
işgücüne erişim Türkiye’nin ihracat rakamlarını da olumlu yönde geliştirdi.
Türkiye, 2014 yılında 158 milyar dolarlık ihracat geliri kaydetti. Türkiye
ayrıca, son 10 yılda ihraç ürün ve pazarlarını da çeşitlendirdi.
Dünyanın en büyük 20’inci üreticisi
Türkiye ayrıca, küresel ölçekte önemli bir üretim merkezi
haline geliyor. Uluslararası ulaşımdaki stratejik konumu, enerji kaynaklarına
yakınlığı ve kaliteli işgücü sayesinde Türkiye, halen dünyanın 20’nci büyük
üretim merkezi konumunda. Küresel Üretim Rekabet Endeksi beklentilerine göre
ise Türkiye, 2018 yılında dünyanın 16’ncı, Avrupa’nın ise 2’nci büyük üretim
merkezi olacak.
Küresel Üretim Rekabet Endeksi
2013
|
2018
|
1.Çin
|
1.
Çin
|
2.
Almanya
|
2.
Hindistan
|
3.
ABD
|
3.
Brezilya
|
4.
Hindistan
|
4.
Almanya
|
5.
Kore
|
5.
ABD
|
6.Tayvan
|
6.
Kore
|
7.Kanada
|
7.
Tayvan
|
8.
Brezilya
|
8.
Kanada
|
9.
Singapur
|
9.
Singapur
|
10.
Japonya
|
10.
Vietnam
|
11.
Tayland
|
11.
Endonezya
|
12.
Meksika
|
12.
Japonya
|
13.Malezya
|
13.
Meksika
|
14.
Polonya
|
14.
Malezya
|
15.
İngiltere
|
15.
Tayland
|
16.
Avustralya
|
16. Türkiye
|
17.
Endonezya
|
17.
Avustralya
|
18.
Vietnam
|
18.Polonya
|
19.
Çek Cumhuriyeti
|
19.
İngiltere
|
20. Türkiye
|
20.
İsviçre
|
Yatırım, Destek ve Tanıtım Ajansı
Son yıllarda büyük artış sağlanan doğrudan yabancı yatırım
miktarlarında, Başbakanlık Yatırım, Destek ve Tanıtım Ajansının önemli katkıları
mevcut. Ajans, uluslararası yatırımcıları Türkiye’ye çekmek ve ülkedeki
faaliyetlerini kolaylaştırmak amacıyla 2006 yılında Başbakanlık uhdesinde
kuruldu. Türkiye’nin sunduğu yatırım olanaklarını küresel iş dünyasına tanıtma
ve yatırımcılara Türkiye’ye yapacakları yatırımların her safhasında destek
verme görevini üstlenen tek resmi kuruluş olan Ajans, ulusal, bölgesel ve yerel
ölçekte yatırım fırsatlarını tanıtma ve değerlendirme süreçlerinde ilgili tüm
resmi kurumları koordine ederek uluslararası yatırımcılara yönelik bir referans
noktası olarak hizmet veriyor. ABD, Almanya, Çin, Fransa, Hindistan, İngiltere,
İspanya, Japonya, Güney Kore, Kanada, Rusya Federasyonu ve Suudi Arabistan’da
faaliyet gösteren Ajans; pazar araştırma ve analiz, endüstri ve sektör
raporları, yatırım koşulları değerlendirmeleri, saha seçimi, ortak girişim için
şirket bulma ile yasal süreç ve işlemlerin kolaylaştırılması gibi hizmetler
veriyor.